Varoluş-Sessizlik-Ölüm

The Seventh Seal 1957

Kara vebanın getirdiği ölüm korkusu ile harap olmuş ve umutsuzluklarla dolu bir dünya… Artık amacını yitirmiş bir Ortaçağ şövalyesi, inanç, korku, varoluş temalarını sessiz ve kayıtsız bir atmosferde sahnelemektedir. Bergman, kayıtsız bir evrende insanlığın anlam arayışında merkezi bir unsur olan kayıp Tanrı’nın bıraktığı manevi boşluğu yansıtır. Şövalyenin ölümle mücadelesi, kadere karşı direnmenin sorgulamasını yaptırır. Satranç vasıtasıyla yapılan bu düello, anlam ve amaç arayışında umutsuzluk ve kaybolmuş ruhlu bir insan portresi çizer. Ortaçağ dünyasının çöküşü ve kasveti her sahnede ayrı ayrı vurgulanır.

Bu kadar iç karartıcı motifler arasında, çocukların yüzlerine ve gözlerine yüklenen anlam, geleceğe dair ufak bir umut kapısı bırakır. Ölümün kabullenilip kabullenilemeyeceği açıklığa kavuşturulmasa da, bohem bir atmosferden adım adım daha parlak bir geleceğe dair sekanslar filmin sonuna doğru sunulur. Ancak aklımızda bir soru da belirir: Ölüm, şövalyeyi kandırmış ve belki de yenilmesine sebep olan hamleyi öğrenmiş midir? Ölüm bu düelloyu ahlaklı bir şekilde kazanmış mıdır, yoksa hareketi meşru sınırlar içinde midir, pek bilinmez. Ama genel izlenim, Bergman’ın bu duruma fazla karşı çıkmadığı, ölümün davranışını hile olarak görmediği yönündedir.

Film, toplumların ölümle yüzleşme şekillerini de gözler önüne serer. Tanrı’nın laneti veya şehvetin cezası gibi temalar işlenir. Şövalye, ölmeden önce Yaradan’a dair bir kanıt bulmak ister ve somut bir işaret göndermesi için yalvarır. Ancak bir noktada, çaresizliği başka bir çaresizliğe kapı açar.

“Yedinci Mühür,” kıyametin başlangıcını anlatan bir semboldür ve bu sembol Vahiy Kitabı’nda geçer. Yedinci mührün kırılması, kıyametin başlangıcına neden olur. Anlatıda, bir kuzunun yedinci mührü kırdığı ve kıyamet öncesi yeryüzünde sessizliğin hakim olduğu belirtilir. Filmin ana temasındaki ölüm, sessizlik ve varoluş, bu noktada bir düğüm oluşturur.

O halde, yaşam korkunç bir şeydir. Her şeyin bir hiç olduğunu bilen biri, ölüm karşısında yaşayamaz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back To Top